İstanbul'da Nefes Alanı; "Atatürk Arboretumu"

Şehirde Doğa ile İç İçe,

Biz ki; şehir hayatından sıkılıp doğaya teslim olmak isterken öte yandan o karmaşık yaşama alışmış insanlarız. Çok uzak kalınca özlüyoruz alışılmış yaşantımızı
İşte tam da bu dengeyi kurabilecek,İstanbul'un biraz merkezinde biraz da dışında kalan yeşili bol,sakin bir yerden bahsedeceğim sizlere. "ATATÜRK ARBORETUMU"

           Önce genel bir bilgi ile başlayayım. 
Arboretum; bilimsel araştırma ve gözlem amacıyla,her biri doğru ve dikkatli bir şekilde etiketlenmiş çoğunluğunu ağaç,ağaççık ve diğer odunsu bitki taksonlarının meydana getirdiği,uygun seçilmiş  alanlarda yetiştirilip sergilendiği tabiat parçalarıdır. 
Aslında özü itibariyle,canlı bitki müzeleridir de diyebiliriz.

 Atatürk Arboretumu ise,1949 yılında 38 hektarlık bir alanda Prof. Dr. Hayrettin Kayacık'ın önerisi ile İ. Ü. Orman Fakültesi ve Orman Genel Müdürlüğü'nün işbirliği ile kurulmuştur. Bugün ise 296 hektarlık alan üzerinde dünyanın değişik yerlerinden gelen 2000 farklı bitkiyi barındırmaktadır.

Bu kadar bilgi yeterli olmuştur sanırım. Şimdi de gezi notlarımdan bahsedeyim. Uzun süredir mutlaka görülmesi gereken yerler listemdeydi burası. Hemen hafta ortasında bir fırsat bulunca gitmek kısmet oldu. Haftasonu kalabalık olacağını düşündüğüm için seçimim bu yöndeydi. 
 Haftaiçi olmasına rağmen ziyaretçisi tahmin edilenin aksine fazlaydı sayılır. Benim gibi fotoğraf çekmek ve gezmek için gelenler,düğün-moda çekimleri için gelenler de çoğunluktaydı.:) 

(Zaten başınızı çevirdiğiniz her an bir yerden gelin-damat çıkıyor.  Bu biraz rahatsız edici aslında dolaşanlar ve oraya rahatlamaya gelenler için.)


Özellikle buraya her yaştan öğrenci ve insanın ziyaret etmesi gerektiği inancındayım. Doğa bilinci edinilmesi açısından ve doğadan kopmamak adına önemli bunlar.

Gidiş biraz zahmetli ve göz korkutucu aslına bakılırsa ama burayı görmek adına değdini düşünüyorum. Gitmeyi seçtiğiniz günün tamamını buraya ayırmanızı tavsiye ederim. Çünkü arboretum içerisinde dolaşırken zaten bir hayli yorulmuş olacaksınız,benden söylemesi.:)

Giriş ücreti öğrenciler için 2 TL gibi oldukça cüzzi bir miktar.:) Girdikten sonra her yeri dolaşabilirsiniz. Bol bol rahat nefes alıp,oturabilirsiniz. Yalnız özellikle suyunuzu ve hafif atıştırmalığınızı da yanınızda götürmeyi unutmayın. Tabii abartıp piknik yapmaya da girişmeyin,izin de vermezler zaten.:)

Son olarak bazı doğa katilleri (kim olduğunu bilirsiniz siz),avmciler vb.. şahıslar buraya el atmadan mutlaka gidin,güzel vakit geçirin.Kafanızı dinleyin,yeşile ses verin.:)
"Nasıl Gidilir?" Ulaşım bilgileri için ziyaret ediniz >> Arboretum Ulaşım
 (Otobüs ile gidecek olanlar için Kemerburgaz Yolu durağında indiğinizde,durağın karşısındaki orman yolu üzerinden 10 dakikalık yürüme ile ulaşılabilir.)

Yorumlar

  1. Enfes bir yer. İstanbul'un ortasında cennet adeta. Bir ay kadar önce gittim hala yazamadım:(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçekten insanın ihtiyacı olan huzuru kısa süreli de olsa sağlayan harika bir yer. En kısa zamanda sizin izlenimlerinizi de okumayı isterim.:)

      Sil

Yorum Gönder

Siz ne dersiniz? Ne düşünüyorsunuz? :)

Popüler Yayınlar