89. Akademi Ödülleri'ne Doğru

Oscar 2017,

Yılın en ünlü sinema olayının 89.'suna az zaman kalmışken,aday filmler hakkında,ben de naçizane fikirlerimi paylaşacağım.😎
Öncellikle bu yılki adaylar,hem film hem de oyuncular kategorisinde sonuna kadar ödülü hak eden performanslara sahip.
Sonuç olarak,her dalda 1 kazanan çıkacağına göre biz de en belirgin favorilerimizi, filmleri izleyip,karar verelim.

Arrival (Geliş) :
Ted Chiang'ın "Story Of Your Life" kitabından,Eric Heisserer senaristliğinde sinemaya uyarlanan Arrival'ı (Geliş) yönetmek de Denis Villeneuve'e düşmüş. Bilim-kurgu tabanına yerleştirilmiş filmde dram ve iletişim konuları özellikle öne çıkan unsurlardan.
Başrollerde her karaktere ayrı bir özellik katan Amy Adams ve Jeremy Renner var. Sade fakat gösterişli oyunculukları filme inancınızı katlıyor.
Kısaca konusu ise; Uzman Dilbilimcisi Dr. Louise Banks'in hikayesini anlatıyor. Dünyanın farklı yerlerine birden çok uzay gemisi iniş yapmıştır. Yetkililer,amaçlarının ne olduğu bilinmeyen uzaylılarla iletişime geçmek için yollar aramaya başlar. İşte bu aşamada da, Amerikan ordusu tarafındanDilbilimcisi L. Banks ve Fizikçi I. Donnelly çağrılır. İkilinin artık en önemli görevi uzaylıların hangi amaçla dünyaya geldiklerini belirleyebilmektir.
Uzaylılarla iletişimin yanında daha etkileyici yanı ve aslolan Louise'nin araştırma esnasında, zamanın ötesine geçen duygu ve düşünceleri çok etkileyici.
Sıradan bilim-kurgulardan farkı ise ağır ve derinsel ilerleyen temposu. Son zamanlarda çekilmiş en iyi Sci-Fi filmlerden biri olduğunu düşünüyorum.
Mutlaka izleyin.👍
Oscar'daki adaylıkları ; "En İyi Film" - "En İyi Yönetmen" - "En İyi Sinematografi" - "En İyi Ses Kurgusu" - "En İyi Ses Miksajı" - "En İyi Film Kurgusu" - "En İyi Yapım Tasarımı" - "En İyi Uyarlama Senaryo" (Tamam,çok güzel bir film ama sadece bu kategoride şansı olduğunu düşünüyorum.)

Fences :
Oyun yazarı August Wilson'ın,Broadway'de sahnelenen eserinden filme uyarlanan filmin yönetmeni ise, filmin ve oyunun da başrolünde yer alan Denzel Washington.
Dram türündeki bu filmin konusu ise; 50'lerde Afro-Amerikan eski beyzbol oyuncusu Troy Maxson'ın (D. Washington) ailesini geçindirmeye çabalarken,öte yandan da karşılaştıkları ırkçı tavırlarla mücadele etmeye çalışan bir babanın hayatını anlatıyor.
Dönemin zorluklarını iyi yansıtan bir yapıt. Tiyatrodan uyarlama olmasından dolayı da ağdalı,uzun diyaloglar ve başarılı oyunculuk performansları seyretmiş oluyoruz. Sahne planları açısından da tiyatro oyununu,sinemada en güzel uyarlaması ile sunuyor bize.
Viola Davis her zamanki gibi marifetlerini sonuna kadar izleyiciye gösteriyor. Filmdeki Rose rolüyle Altın Küre'de "En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu" ödülünü,aday olduğu aynı kategoride Oscar'ı alarak da pekiştirecek gibi.
Bence bunu da izlenecekler listenizde başlara yazın.😉
Oscar'daki adaylıkları ; "En İyi Film" - "En İyi Erkek Oyuncu" - "En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu" - "En İyi Uyarlama Senaryo"

Hacksaw Ridges (Savaş Vadisi) :
İnanılmaz ama gerçek bir yaşam öyküsüne dayanan biyografik bir film. Senaryosu, ana karakter Desmond Doss hakkındaki bir belgeselden uyarlaması ile Andrew Knight ve Robert Schenkkan'e ait. Yönetmenliğini savaş filmleri diyince akla ilk gelecek isimlerden olan Mel Gibson yapıyor. Başrolde ise Desmond Doss rolüyle farklı bir tarza bürünmüş Andrew Garfield'ı izliyoruz.
Kısaca konusu ise; 2. Dünya Savaşı'nda Amerikan Ordusu’ndan görev alan sağlıkçı Desmond Doss, insanları öldürmeyi,silah taşımayı reddeder. Amerikan tarihinde ilk Onur Madalyası’na layık görülen vicdani retçisi olur. Tek bir silahı ateşlemeden çoğu kişiyi kurtaran kahraman hikayesi.
Aşırı şiddet sahneleri barındırmasından ötürü pek ısınamadığım bir film. Ama etkileyici bir öyküyü ele alması bakımından izlenesi bir biyografik film.
Oscar'da aday olduğu kategorilerde galip olacağına ihtimal vermiyorum.
Oscar'daki adaylıkları ; "En İyi Film" - "En İyi Erkek Oyuncu" - "En İyi Yönetmen" - "En İyi Ses Kurgusu" - "En İyi Ses Miksajı" - "En İyi Film Kurgusu"

Hidden Figures (Gizli Sayılar) :
Başroldeki bu 3 kadının yaptıkları her işi beğendiğimden, ülkemizde 24 Şubat günü vizyona girecek olan bu filmi öncesinde izlemiş olmanın haklı gururu içindeyim.😎
Yazar Margot Lee Shetterly'nin 'Hidden Figures' kitabından uyarlanan filmin, senaryosu Allison Schroeder ve aynı zamanda yönetmeni de olanTheodore Melfi'ye ait.
Başrollerinde de Taraji P. Henson, Octavia Spencer, Janelle Monáe izliyoruz.
Kısaca konusuna gelirsek; Katherine G. Johnson (Taraji P. Henson), Dorothy Vaughan (Octavia Spencer) ve Mary Jackson (Janelle Monáe) Afro-Amerikan bu üç matematikçi kadın büyük işler başarmaktadır. 1957-75 yılları arasında ABD ile SSCB arasındaki Uzay Yarışını kazanmak için NASA'ya yardım etmektedirler. Dünya yörüngesine çıkan ilk Amerikalı astronot John Glenn'in her adımı bu zeki bilim kadınının yardımıyla olacaktır.
İlk yarısında sıkılabilirsiniz ama ikinci yarıda sıkılganlığın yerini heyecan ve hayranlık alacak.
Oyunculuklar göz dolduruyor. Dünya üzerinde nerede olursanız olun kadın olmak zor. İşte burada da onu seyrediyoruz. Zekaları ile göz ardı edilemeyecek başarılar elde eden kadınların herkese karşı mücadalesini izliyoruz.
Bence bunu izleyiciye de çok iyi yansıtıyorlar. Adaylıkları arasında O. Spencer ile V. Davis arasında gidip-geliyorum.
Oscar'daki adaylıkları ; "En İyi Film" - "En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu (Octavia Spencer)" - "En İyi Uyarlama Senaryo"
Muhakkak izleyin.

Lion :
Saroo Brierley'nin "A Long Way Home" isimli otobiyografik kitabından uyarlanan filmin senaryosu da Saroo Brierley ve Larry Buttrose'a ait. Dram-biyografi türündeki "Lion"ın yönetmenliğini de Garth Davis üstlenmiş. İzlediğinize pişman olmayacağınız türden gerçeklik içeren bir film.
Konusu; 1986 yılında Hindistan’da kaybolan 5 yaşındaki Saroo (Dev Patel), bir tren garında ağabeyinin geri dönmesini beklerken uyuyakalması ile Kalküta sokaklarında evinin kilometrelerce ötesinde kaybolur. Avustralyalı bir çift tarafından evlat edinilmeden önce pek çok sorunla baş çıkmaya çalışır. 25 yıl sonrasında ise elinde hiçbir şey olmadan sadece hatıraları ile kaybettiği ailesine ulaşmaya çalışır. Bu süre zarfında yaşadığı kimlik ve uyum sorunlarını da izliyoruz.
Kimilerine sıkıcı gelebilecek,durağan ve psikolojik sahnelere sahip filmde sabredip de finale gelirseniz çokça etkileneceksiniz. 
Bunların yanı sıra,Dev Patel'in oyunculuğunu izlemek her filminde daha da keyif veriyor. Kariyerinde efsane olmaya doğru ilerlediği kanaatindeyim. Çocuk Saroo'yu canlandıran küçük oyuncu da doğal bir yetenek.
Nicole Kidman ise fazla söze ne hacet,kadın çok iyi.
Aday olduğu kategorilerde ödülü almasını istediğim 3 filmden biri.✊
Soundtrack albümünü dinlemeyi,filmi de izlemeyi es geçmeyin.
Oscar'daki adaylıkları ; "En İyi Film" - "En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu (Dev Patel)" - "En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu (Nicole Kidman)" - "En İyi Sinematografi" - "En İyi Film Müziği" - "En İyi Uyarlama Senaryo"

Moonlight (Ay Işığı) :
Moonlight, oyun yazarı ve aktör Tarell Alvin McCraney'in "In Moonlight Black Boys Look Blue" kitabından uyarlanan, senaryosu ve yönetmenliği de Barry Jenkins'e ait bir dram. Variety dergisine göre yönetmenin ustalık eseri olarak nitelendiriliyor. Bir büyüme,ilişkiler,özlüğünü keşfetmek ve kader filmi.
16. İf İstanbul Bağımsız Filmler Festivali'nin de açılış filmi olan "Ay Işığı",etkileyici ve renkli sahnelere sahip.
Konusu; Genç bir adam olan Chiron'un çocukluktan yetişkinliğe,hayatta kendine yer edinme mücadelesini ve büyümesini anlatıyor. Chiron'un 3 ayrı dönemini ele alan film annesi ile ilişkisine, okul hayatına, romantik ilişkisine ve uyuşturucu satıcılığı yapan Juan ile olan ilişkisini izliyoruz.
Her karesi etkileyici ve güzel dram filmi. Oyunculuklar samimi,duygular gerçekçi.
Aday olduğu kategorilerde de güçlü yanları var.
İzleyin,ne demek istediğimi anlayacaksınız.
Oscar'daki adaylıkları ; "En İyi Film" - "En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu (Mahershala Ali)" - "En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu (Naomie Harris)" - "En İyi Yönetmen" - ""En İyi Sinematografi" - "En İyi Film Müziği" - "En İyi Film Kurgusu" - "En İyi Uyarlama Senaryo"

Hell Or High Water (İki Eli Kanda) :
Senaryosu Taylor Sheridan tarafından yazılan,yönetmenliğini de David Mackenzie'nin yaptığı western-suç türünde film. Fikrimi yazının bu kısmında belirtmem gerek sanırım. Banka sisteminde eleştirel yaklaşımı iyi fakat, tarzından dolayı ben beğenmedim. Ödüllerde de çok şans tanımıyorum.
O nedenle de kısa tutuyorum bu bölümü.😀
Konusu; Bankaya borçlanan ve tek varlıkları olan aile çiftliğini ipotekten kurtarmaya çalışan iki erkek kardeşin hikâyesi. Parayı denkleştirmek için banka soyan Tanner (Ben Foster) ve Toby (Chris Pine), izlerini kaybettirmeye çalışır. Fakat,onların peşinde olan polis müfettişi (Jeff Bridges) hedefinden vazgeçmeyecektir.
Oscar'daki adaylıkları ; "En İyi Film" - "En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu (Jeff Bridges)" - "En İyi Film Kurgusu" - "En İyi Orjinal Senaryo"

La La Land (Aşıklar Şehri) :
"Whiplash" filmi ile 2014 yılına damga vuran caz teması ile bizi kendine hayran bırakan senaryosu ve yönetmenliği ile Damien Chazelle, "Aşıklar Şehri" ile yine bize izlemesi aşırı keyifli film sunuyor.
Şüphesiz kime sorsanız,bolca övecektir filmi. Çünkü kusursuz bir yapıt kendileri.
40'lı ve 50'li yılların romantik müzikallerini anımsatan sahneleri,görselleri ve renkleri ile bizi jazz-dans-aşk üçlüsüne doyuruyor. Okuduğum çoğu yorumda filmde "dans ve müzik" fazlalığını yazmışlardı. Ama bunu yazanların türünü ve fragmanını izlemediğini düşündüğümden,filmi henüz izlememiş olanlarınızın bu yorumları ciddiye almamasını rica ediyorum.✌
Çok beğendiğim, hatta her karesine aşık olduğum (özellikle final sahnesi💙) için övdükçe övesim geliyor ama bu kadarlı yeterli.
Kesinlikle izleyin,ne demek istediğimi anlarsınız. Son olarak soundtrack albümünü de dinlemeyi unutmayın.
Zaten Oscar gecesi de çoğu ödülü hakkıyla göğüsleyeceği fikrindeyim.
Konusu; Oyunculuk hayaliyle tutaşan Mia (Emma Stone) ile kendi caz kulübünü açmak isteyen caz piyanisti Sebastian'ın (Ryan Gosling) yolları bir gece kesişir. Hayallerine olan tutkuları bir de aşkları ile daha da güçleniyor. Bir noktada ise,hayatın gerçekleri ile nasıl başa çıkacaklarını görüyoruz.
Oscar'daki adaylıkları ; "En İyi Film" - "En İyi Erkek Oyuncu (Ryan Gosling)" - "En İyi Kadın Oyuncu (Emma Stone)" - "En İyi Yönetmen" - "En İyi Sinematografi" - "En İyi Kostüm" - "En İyi Ses Kurgusu" - "En İyi Ses Miksajı" - "En İyi Film Müziği" - "En İyi Orjinal Şarkı (Audition/The Fools Who Dream)" - "En İyi Film Kurgusu" - "En İyi Yapım Tasarımı" - "En İyi Orjinal Senaryo"

Manchester ByThe Sea (Yaşamın Kıyısında) :
Filmin senaryosu ve yönetmenliği Kenneth Lonergan elinden. Gösterişten uzak,yalın ama güzel dram yapıtı. Filmde keder,kararlar ve yeniden başlamanın hikayesi mevcut.
Daha dikkat çekici olan,başrolde Lee Chandler rolüyle izlediğimiz Casey Affleck'in başarılı performansı. Ağabeyinin aksine şaşırtıcı derecede iyi bir oyunculuk sergiliyor.😇
Konusu; Lee Chandler,ağabeyinin ölümünün ardından,yıllar önce ayrıldığı kasaba Manchester'a,yeğenine vasilik yapmak için geri döner. Lee,korkuları ve geride bıraktıları ile yola koyulur. Bundan sonrasında yeniden sorumluluk alıp almayacağını,ayrılma sebeplerini izliyoruz.
Michelle Williams'ın (Randi/Lee'nin ayrıldığı eşi) ise her sahnesinde oyunculuğu müthiş.
Vakit kaybetmeyeceğiniz,izlemeniz gereken filmlerden biri daha.
Oscar'daki adaylıkları ; "En İyi Film" - "En İyi Erkek Oyuncu (Casey Affleck)" "En İyi Yönetmen" - "En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu" - "En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu (Michelle Williams)" - "En İyi Orjinal Senaryo"

BONUS Captain Fantastic (Kaptan Fantastik) :
Oscar ödüllerinde,sadece "En İyi Erkek Oyuncu" dalında Viggo Mortensen'in aday olduğu etkileyiciliği,derinselliği ve mesajı yüksek yapıt,muhakkak izlenilmesi gereken bir film. V. Mortensen döktürüyor adeta,muhteşem oyunculuk.
İzleyin,İzleyin,İzleyin..

Evet,şimdi sıra sizde. Bu filmlerden hangilerini beğendiğiniz-beğenmediğiniz yorumlar kısmına yazabilirsiniz. Fikir alışverişinden zarar gelmez.
Sonraki yazıda görüşmek üzere.👐

Yorumlar

Popüler Yayınlar